16 Canımız son şehitlerimiz olsun

Mehmet Güler

mehmet@kestelyore.com

     Sevgili okurlarım;

     Eğer bir coğrafyada insan öldürmenin çok fazla gerekçeleri varsa, o coğrafyada yaşayan toplumlarda cana kıymak rutin bir olay olur.

     İnsan hayatı önemini kaybettiği noktada, başka sorunları konuşmanın bir anlamı yoktur.

     Ben kendimi bildim bileli, islam coğrafyasında kan dökmek adeta sıradan bir olaydır.

     Herkes kafasına göre bir neden buluyor, bu nedene göre öldürmesi gereken düşmanı oluyor ve öldürüyor.

     Normalde, düşmanı öldürmenin dışında başka yollarla alt etmek mümkün olabilir . 

     Fakat, kendisine  müslüman diyen toplumlarda öldürmek dışındaki seçenekler devre dışı kalmış, onun için tek çözüm silahlı çözüm olarak görülüyor.

     Hal böyle olunca, bu topraklarda insanlık büyük bir travma yaşıyor, kaotik bir durum söz konusu. Öyle bir aşamadayız ki, bütün kavramlar iç içe geçmiş haklıyı haksızı, yanlışı, doğruyu ayırt etmek olanaksız . 

     Bütün bu vahim koşullara rağmen, yinede çıkış yolu ve çözüm bulmak mümkündür.

     Yeter ki, samimi olalım, niyetimiz salih olsun, insan azim ettiği taktirde başaramayacağı hiç şey yoktur.

     Ben söylemem gereken bir çok şeyi yaşadığımız konjoktürden  dolayı, söyleme hakkımı saklı tutuyorum. Birlikte yaşadığım bu coğrafyanın insanları için duyduğum sorumluluk gereği, doğruları söylemeyi görev olarak kabul ediyorum.

     Yapılması gereken ilk iş, amasız, fakatsız insanı yaşatmak için azami bir efor harcamak.

     Yapılacak ikinci iş,  yaşanan sorunları istismar etmeden tahlillerini doğru yapmak.

     Bu anlamda çok uzun yıllardır Türkiye’nin gündeminde olan terör konusunda bazı noktalara temas edeceğim.

     Özellikle son yıllarda, kim terörist, kim değil konusunda Türk toplumunun kafası hayli karışık, sapla saman birbine karışmış durumda.

     Benim kanaatim birileri terör olayını bilinçli olarak çarpıtıp, istismar ederek hedef şaşırtıp, özelde Türkiye genelde bütün bölgedeki planlarını uyguluyorlar.

     Terör olayıyla ilgili kafa karışıklığını gidermek için.

     Terör doğru tahlil edilmeli, tanısı doğru konulmalı .

     Zira, tahlil ve tanı doğru olursa strateji olur. Strateji doğru olursa taktikler doğru olur, böylece doğru mücadele araçları kullanılır o zaman kısa sürede  başarılı olmamak için hiç bir neden kalmaz ve bu kadar kan akmaz, bu kadar mağduriyet yaşanmaz. Ayrıca finans kapitalistlerin coğrafyamıza ve halklarımıza yönelik planları boşa çıkmış olur.

     Devlet adına konuşan sorumlu  makamdaki görevlerin “intikam aldık” veya “intikam alacağız” sözlerini, söylemlerini doğru bulmuyorum. İntikam kelimesi hissi bir kelimedir, devlet hukukuna ve yasalarına göre yasa dışı bir söylemdir. Devlet hiç bir  kişiden intikam almaz, suçu olanı hukuka göre cezalandırır.  Onun için hiç kimsenin devleti hislerine alet etmeye hakkı yoktur. Çünkü, hislere göre davranıldığı vakit adalet yok olur, dolayısıyla şartlar ne kadar zor olursa olsun, adaletten ayrılmamak icap eder.

     Siyaset kurumu da dahil silah dışındaki bütün araçların devre dışı olduğu, bu günkü süreçte benim sözlerimin ne derece faydası olur bilemiyorum. 

     Dileğim Gara operasyonunda yitirdiğimiz 16 canımız son şehitlerimiz olsun.

    Son sözüm; ülkeyi yönetenlere, bütün kötülükleri yok etmenin ilacı adalettir, eşitliktir, barıştır.

     Diğer seçenekler basarız olmaya mahkûmdur.