“AKTAŞ’I GÖNDERİYORUZ, BOZBEY’İ GETİRİYORUZ”

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, geldiği bir dizi programına Bursa’da Osmangazi ve Yıldırım İlçe Başkanlıkları’nın devamına katıldı. Yoğun kalabalığa sahne olan ve hafif dönen açılışlarda Özgür Özel’e seslendi. Özel, “Biz bir sürü projeyi sergiliyoruz, en büyük projeyi ben açıklıyorum, bir daha açıklıyorum. Bursa’da yapılandırmayı düzeltecek, zayıflara sahip olacak, yeşili artıracak, talanı bitirecek, Bursa’nın kent çalışmalarını ön plana çıkaracak, Bursaspor’u şampiyon yapacak mega proje. Mega projemiz şu, Alinur Aktaş’ı gönderiyoruz, Mustafa Bozbey’i getiriyoruz”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ilk olarak Osmangazi İlçe Başkanlığı’nın açılışını gerçekleştirdi. Heykel’de coşkulu kalabalığa seslenen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Cumhuriyet Halk Partisi bu seçimde Türkiye İttifakı’nın içerisinde. Türkiye İttifakı’nda Milli takımda gol atınca kim sevinirse o var. Onlar ağlarken, gırtlağı düğümlenen kim varsa Türkiye İttifakı’nda o var. Böyle işe gelince Atatürk’e iki ayyaş deyip, sıkışınca 15 Temmuz’da Atatürk bayraklarını sallayanlardan değiliz. Biz Conk Bayırı’nda kefensiz yatanların torunlarıyız. Biz bu ülkenin ülkelerinde kimse açta kalmasın, kimsenin yetişmemesin, hiçbir öğrencinin festivali iptal olmasın, isteyen gibi ibadet etsin, yaşasın, kimse karışmasın diyen Cumhuriyet Halk Partisi’yiz. Bursa’nın yüzünü güldürecek olan biziz. Açılışa geldiğimiz yeri bir miting alanına çeviren size saygıyla selamlıyorum. Ekonomi iyiye giden diyenler, çürümüş sebzeyi meyve toplayan analarımızdan utanın, kredi kartını ödemeyen, 10 bin liralık emekli maaşıyla geçemeyenlerden utanın. 31 Mart’ta Hanya’yı da, Konya’yı da yaşayabilecekler” dedi.

“AKTAŞ’I GÖNDERİYORUZ”

Özel, “İlçe başkanımız aylar öncesinde böyle güzel bir yer bana tarife etti. Dedim ki, o zaman Ulu Cami’nin karşısındadır. Çok güzel bir yer. Tadilat yapacak dedi. ‘Günü geldiğinde siz gelirlerinizi getirirsiniz’ dedi, o gün söz sözüm. Bugün geldim, hayırlı uğurlu olsun. Şimdi doğal yerel seçimler birleşiyor. Büyükşehir belediyesi başkan adayımız var. Geçen sefer de çok istediniz ama küçük farkla kaybettik. Bu sefer Bursa’da Mustafa Bozbey, inşallah. Alinur Aktaş, elbette onun çok birini anmaya da lüzum yok. 30 Ağustos’a laf edene, 29 Ekim’e, Atatürk’e, Türkan Saylan’a, Uğur Mumcu’ya laf edene nefes harcamaya gerek yok. Yazılar olsun. Ama biz bir sürü proje Gösterik, en büyük projeyi ben açıklıyorum, bir daha açıklıyorum. Bursa’da yapılandırmayı düzeltecek, zaaflara sahip olacak. Yeşili artıracak, talanı bitirecek, Bursa’nın kent çalışmalarını ön plana çıkaracak, Bursaspor’u şampiyon yapacak mega proje. Mega projemiz şu, Alinur Aktaş’ı gönderiyoruz, Mustafa Bozbey’i getiriyoruz” dedi. Özel, şunları söyledi:

 “BABA EVİNİN KAPISINI AÇIN, GELSİNLER”

“Biz buraya gelemedik. Biz açılışa gelmeye geldik. Neyin bırakılacak? Osmangazi İlçe Seçimi’nin sunumu. Osmangazi İlçe seçimini biliyor musunuz? burada baba evi, baba ocağı. Yani herkes bilir, baba evinde doğar, orada büyür. Bir yaşadığında kimi kalır, kimi başka dönemlerde geçer. Kimi yaşlını arar, kimi küçüğüne razı olur. Kimi ırakta oturuyor, kimi yakında oturuyor ama herkes bilir ki orada baba evi durmaktadır. Baba evinin bacası tütmektedir. Çorbası kaynamaktadır. Başı sıkışan, dara düşen, zora düşen bilir ki baba evi oradadır. Şimdi ilçe başkanı burada. Bunları paylaşırlar, baba evinin çorbasını kaynatanlar, bacası tütsün diye odun olabilirler, onlara teşekkür ediyorum. Ama baba evi herkesin üyelerinin, dedesinin evi. Şimdi bir AK Partili, MHP’li, iyi olsun diye oy verdi. Zamların altında, enflasyonun altında ezilmiş. Emekli olmuş, 10 bin lirası yeniden görülmüş. Asgari kaybolmuş, kiraya, elektriğe, suya henüz gelmeyen asgari ücret açılmış, açıkta bırakılmış. O da demiş ki, ben baba evine döneyim. O zaman işte başkanım burada, yüzü burada. İl başkanım burada. Baba evinin kapısı ardına kadar açık. Buyursunlar, gelsinler. Eğer ki baba eve gelene derseniz ki ‘Bugüne kadar neredeydin, bizi neden bırakıp gittin, bak gittin şimdi neler yaptın?’ Böyle bir şey demeyin, kapıyı açın getirinler. Çünkü öyle dersen soruyor. Der ki yahu kardeşim bu evin tapusu gönder mi? Vallahi ben Genel Başkan olarak kesinti, tapusu bende değil. Kemal Bey’de yoktu. Rahmetli Ecevit’te değildi. Gani gani Allah rahmet eylesin, İsmet Paşa’da da yoktu. Baba evinin tapusu bir kişinin kayıtlı olması, o da Gazi Mustafa Kemal Atatürk. Yani kim ki başım darda diyor, baba evinin kapısı açık, Atatürk’ün evinin kapısı açık.”

“BURSA’NIN YÜZÜNÜ GÜLDÜRECEK OLAN BİZİZ”

“Bu ülkelerde yüzde 95 Atatürk’ü seviyorum diyor. Ama oy verdikleri onun hatırasına sahip çıkmıyor, ona hüsmet duyuyordu. Onun milletin efendisi olarak çiftçiye çektiriyor. Alın terinin getirisi sağlanıyor. Annelerin göz yaşını dindirmiyor. Ama CHP bu seçimde bu Cumhur İttifakı’nın Türkiye İttifakı’nın karşısında. Türkiye İttifakı’nda kim var derseniz? Milli takım gol atınca sevinen kim varsa Türkiye İttifakının içinde onlar var. Filenin Sultanları İstiklal Marşı’nı okuturken dünya şampiyonu olmuşlar, onlar ağlarken ağlayan, gırtlağı düğümlenen kim varsa Türkiye İttifakı’nda onlar var. Öyle birileri gibi partimde baştayken muhalefetim, beni yenecekler, kongreye katılabilecekler, iktidara yanaşayım diyen milliyetçilerden değiliz. Öyle bir geliyor ki Atatürk’e ‘iki ayyaş’ deyip, sıkıştığında 15 Temmuz’da Atatürk’ün sallayanlardan olmadığı ortaya çıktı. Milliyetçilik diyorlar ya. Bakın Tayyip Erdoğan çağırınca, havaya giden, kot üst perdelik kumaştan kefenleyen, ölmeye gelen diyenlerden değiliz. Biz vatan tehlikedeyken Çanakkale’de, Conkbayırı’nda kefensiz yatanların torunlarıyız. O nedenle bize kimse milliyetçilik, vatanseverlik taslamanın. Biz kusuruna, işçisine, esnafına, köylüsüne birlikte sahip olan, bu ülkenin sınırlarında kimse aç ve açıkta kalmak isteyen, çocukların yatağa katılması açn, işçi sendikalı olsun ve özgürlükler alsın isteyen, hiçbir öğrencinin festivali yasaklanmasın, giyimine kuşamına karışman, isteyen istediği gibi giyinsin, isteyen İstediği gibi ibadet etsin, isteyen gibi yaşasın, kimse kimsenin müdahale etmesin ve kısıtlamasın diyen Cumhuriyetçilerimiz. Bursa’nın yüzünü güldürecek olan biziz, Türkiye’nin de yüzünü güldürecek olan biziz.”