Son Dakika
Sevgili okurlarım;
HTŞ, Türkiye Cumhuriyeti devletinin sayesinde, Suriye Arap cumhuriyeti devletini yıktı. Türk milletine ne gibi faydası olduğunu bilmiyorum. Eğer yanılıyorsam, birileri doğrusunu söylesin.
Görünen köy kılavuz istemez, biz hamallığını yaptık, kaymağını İsrail ile Amerika yiyorlar. Yani, bizim devletimiz olayın nesnesi oldu. İsrail öznesi oldu, her şey bu kadar bariz, bir şekilde açıkça ortadayken, özellikle iktidar destekçisi medya bayram yapar gibi yayınlar yapıyor, yahu kardeşim siz kafayı mı yediniz, insan bu kadar ahmak olur mu? Suriye devletinin bu şekilde yıkılması, sadece İsrail’e haddinden fazla yaradı, en çokta Türkiye’ye yaramadı, mesele bu kadar basit.
Suriye, sonu belli olmayan bir sürece girdi. Muhtemelen Lübnan’dan beter olacak, mevcut hakikatler bunu gösteriyor.
Türkiye de devleti yöneten ekip, bölgedeki süreci doğru okuyacak vizyona sahip olmadığı için, telafisi olmayan hatalar yapıyor. Bedelini de, halk maddi ve manevi olarak en ağır şekilde ödüyor.
Türkiye de en büyük sorun, adalet ve eşitlik düzeni kurması için toplumu aydınlatan entellektüel ekibin yokluğudur. Hal böyle olunca, Suriye olayında olduğu gibi zararımıza olan şeylere sevinip, bayram yapıyoruz yararımıza olan şeylere de yas tutuyoruz.
Şimdi konunun ne olduğunu ,elimden geldiğince izah etmeye gayret edeyim.
Ortadoğu da dinci, ırkçı ve mezhepçilerin kurdukları düzenler miadını tamamlamış, dolayısıyla gayrı bu düzenler kaçınılmaz olarak yıkılmaya mahkumdur. Türkiye de dahil hepsi teker teker sırayla yıkılacak.
Önemli olan değişime gebe olan bu coğrafyada, Suriye’deki gibi dış dinamiklerin müdahalesiyle düşük yapıp, çocuk ölümü doğacak. Yoksa, aklımızı kullanarak kendi iç dinamiklerimizle adalet ve eşitlik düzeni kurarak sağlıklı bir doğum mu olacak. Eğer devleti yönetenler beni dinleseydi, Türkiye halkı komşu olarak Suriye’deki doğuma ebelik yapardı sağlıklı bir doğum olurdu. Ama olmadı, hem onlara hem de bizim emeğimize yazık oldu.
En azından bundan sonra yanlıştan dönün, çok kötüye giden durumu belki bir miktar düzeltme şansımız olur.
İstesek de istemesek de bizim için tek çare YPG ile iş birliği yapmaktır. Şayet böyle bir şey olursa, Türk Kürt birlikteliği için bir başlangıç olur, böylece Suriye’deki şerden insanlarımız için hayır çıkmış olur .
Belki unutmuşlar diye hatırlatayım.
Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurulmasında, Türkler kadar Kürtlerin de emeği var. Yani bu devlet ne kadar Türklerin devleti ise, o kadarda kürtlerin devletidir. Dolayısıyla, kürtlerin kendi devletinden ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasal haklarını talep etme hakkı var, devletide bu talepleri karşılamak zorundadır. Eğer, bu gerçeği kabul ediyorsanız ne ala, etmiyorsanız o zaman bırakın kürtler kendi devletlerini kursunlar, yani ya birlikte kurduğumuz ortak devletimizde eşit şekilde yaşarız, ya da ayrılırız. İki iki daha dört, bu işin ortası yok. Ya öyle ya böyle, kavga etmeye gerek yok. Hangi seçenek işinize geliyorsa, onu yapalım.
BENZER HABERLER