Bedelini öderiz

Mehmet Güler

mehmet@kestelyore.com

     Sevgili okurlarım; Gazetemizin bu sayısında, değişik bir konuyu irdelemeye gayret edeceğim.

     Umarım okuduğunuz vakit ilginizi çeker. Bu gün 24 Ağustos Salı, Saat 16:00’da otobüsle Dersim’den Bursa’ya yolculuk yapacağım. Yolculuk sırasında hangi illerden geçtiğimizi yazacağım, zira bu illerin hepsinin tarihi geçmişi var.

     Dersim vilayeti, Osmanlı döneminde eyaletmiş. Elazığ (Harput) Osmanlı elitlerinin oturduğu yermiş, kayısısıyla meşhur Malatya, Battal gazinin mekanıdır. Kayseri, Selçuklu devletinin en gözde vilayeti olduğu gibi, insanları çok güzel pazarlık yaptıkları için Türkiye’de hepimizin bildiği mizaha konu olan fıkraları var. Kırşehir Ünlü halk ozanı yakın zamanda yitirdiğimiz Neşet Ertaş’ın mekanı. Kırıkkale, başkente sırtını vermiş şirin bir ilimiz, başkent Ankara’ya uğrayan her kişi kendini güvende hisseder. Çünkü, Ankara insana her şeyi başarma inancı veriyor. Eskişehir’in ve Bursa’nın tarihinin ve coğrafi güzelliklerine hepiniz canlı şahit olduğumuz için, benim bir şey izah etmem doğru olmaz. Bazen insan gündelik konulara kendini o kadar çok kaptırıyor ki, yaşadığı topluma, coğrafyaya, yabancılaşıyor, hal böyle olunca zararlı işler yapılıyor, dolayıyla toplumda ve de doğada zıtlıklar artıyor. Bütün bu olguların sonucunda, bir yandan halklar arası savaşlar, diğer yandan doğal felaketler oluşmasına vesile olduğumuzun farkına bile varmıyoruz.

     Şunu iyi bilelim, kendi şahsi yararımız için başka insana veya doğadaki yaşama düzenine zarar verdiğimiz müddetçe, o yaptığımız zararlı işlerin gün gelir bedelini öderiz.

     Ne demişler; ne ekersen onu biçersin.