Son Dakika
Sevgili okurlarım; Yine Ortadoğu’yu yazacağım “yinemi ortadoğu” diyen kıymetli okurlarım olabilir, evet maalesef Yine Ortadoğu. Zira, Türkiye ideolojik politik ekonomik ve kültürel olarak ortadoğu’daki gerici, yobaz, cahil, barbar oluşumların ipoteği altındadır. Anlayacağınız ne yazık ki, kaderimiz ortadoğuyu cehenneme çevirenlerin ellerinde, iş nasıl bu hale geldiğini soracak olursanız, biz Türk toplumu olarak devletiyle milletiyle bilerek isteyerek sosyal hukuk devleti olma iddiamızdan vazgeçip ortadoğu münafıklarının etki alanına girdik, elbette ki Türkiye’nin bu noktaya gelmesi kısa sürede gerçekleşen bir olay değil, Türk egemen sınıflarının Türk halkını istediği gibi sömürmek ve coğrafik zenginliğini engelsiz bir şekilde talan etmek için 12 mart 1971 askeri darbesiyle başlattığı sürecin adım adım geldiği nokta bu. İçeride ve dışarıda yaşanan krizler, bu hakikatin açık delilidir.
Suriye’li göçmen meselesi bu bağlamda ele alınırsa o şuursuzca sağa sola saldırma yerine ne yaparsak başımıza musallat olan bu ve benzeri belalardan kurtuluruz.
Öncelikle ilmin yol göstericiliğinde hareket etseydik ortadoğunun hastalığının ülkemize sirayet etmesinin engellemiş olurduk.
Tevbe süresinin 4.cü ayetine göre davranmanız yeterli olurdu . Yani sözün kısası biz Suriye meselesinde Allahın ilminin dışına çıktık, bu günde bedelini ödüyoruz. Suriye’lilere kızanlara soruyorum; Suriye de olaylar başladığı zaman bizim devletimiz Tevbe 4’dü niye ihlal etti, madem yanlış yaptık sonucuna katlanacağız. Zaten sonucuna kutlanmaktan başka seçeneğimiz yok.
Son günlerde, sayın Erdoğan’la sayın Esad görüşürse Suriyeli göçmen sorunu hal olur gibi gerçek dışı bir hava yaratılıyor. Kimse kusura bakmasın Ak parti iktidarı döneminde Suriye’li göçmenlerin ülkelerine gitme olasılığı sıfır, bu gerçeği bir kenara not edin.
Başka bir parti veya partilerin iktidarında da çok zor gibi geliyor bana. Geçici kimlik verdiğimiz Suriye’lilerin çetelesi tutuldu mu? Bu insanların ne kadarı adli suçlu, ne kadarı terör suçlusu, ne kadarı yabancı devletlerin istihbaratlarının ajanı bilen var mı ? tabiki yok.
Büyüklerimiz “geçti borun pazarı sür eşşeğini niğdeye” sözünü laf olsun diye dememişler.
Size sonucu söylüyorum; Türkiye de bu bozuk düzen değişmediği sürece, hangi yolu denerseniz deneyin Suriye’lilerin büyük çoğunluğu Türkiye de kalacak bu gün 10 milyon olan nüfusu 20 yıl sonra en az 30 milyon olacak, üstelik birde “siz bizim ülkemizi terk etmemize sebep oldunuz” deyip bizden hesap soracaklar.
Biliyorum mevcut düzenin egemenlerinin yapacağı bir iş değil, ama yinede ben Türk halkına yaptığım öneriyi bir daha yapıyorum.
Dini, ırkı, mezhebi ne olursa olsun bütün halkların kardeşçe bir arada yaşayacağı adalet, eşitlik projesi yapıp hayata geçirmek için gayret sarf etmek lazım. Hepimizin kurtuluşu buna bağlı, emin olun bunun dışındaki bütün yolların sonu cehennemdir.
BENZER HABERLER