logo

14 Şubat 2023

Deprem Bizi uyarıyor mu?


Mustafa Ülker
musstafaulker@kestelyore.com

Kıymetli Okuyucular 

Değerli Can Dostlar

Bu hafta başında millet olarak büyük bir afet, deprem süreci yaşadık. Ülkemiz bundan daha büyüğünü, hatta en büyüğü olanını 17 Ağustos 1999 yılında yaşamıştı. Bizede, ilçemizede yakın bir bölgede Gölçük te İzmit körfezi bölgesinde meydana gelmişti. Bu büyük depremde de 17 binden fazla ( bazı iddialara göre 20 bin civarında ) insanımızı kaybettik. Ekonomik olarak da açıklandığı şekilde 20-25 milyar dolar kaybımızın olduğu tesbit edilmişti. Ekonomik büyümemizin birbuçuk, iki puan düştüğü yetkililerce ifade edilmişti.  Bu ağır yükü 2001 ekonomik krizini yaşayarak milletçe ödedik.

     Bu kezde 6. Şubat 2022 tarihinde, hemde ağır kış şartlarında sabah  04,17 de şiddetli bir deprem yaşadık. Bu sefer binlerce vatandaşımızı kaybettik.  on binlerce vatandaşımızda enkaz altından kurtarıldı. 26 binden fazla yaralımız var. 6793 bina yıkıldı.  Ancak milletçe ağır bir travma geçirdik. Travmanın etkilerini uzun süre hayatın gerçeği olarak yaşayacağız. Zaman içinde afetin tahmin edilen ekonomik faturasını ödeyeceğiz. Uzmanlar televizyon ekranlarından bu rakamın 30 – 35 milyar dolardan aşağı olmayacağını tahmin ettiler. Sanıyorum bundan sonra oluşacak üretim kaybımız bu rakama dahil edilmiş değil. Çünkü personel kayıpları, üretim makinalarının ve fabrikalarının hasarlarının telafisi tespit edilebilir değil. 

      Meseleye birde şu perspektiften bakalım isterseniz. Nasıl oluyor da Hastaneler, polis evleri, idare lojmanları, kamı binaları yıkılıyor. İşte “Adıyaman Belediye Başkanlığı binası bu halde. 

      Neden yan yana inşa edilmiş binalardan bazıları yıkılıyor, bazıları yıkılmıyor. Mimari eksiklik veya yetersizlik demek mümkün değil. Çünkü ilgili odalardan, idari birimlerden ( çoğunlukla Belediyeler, imar müdürlükleri, Mimar Mühendis odalarından ) onay almak durumundadır. 

        Neden neden kamu idarelerinin teknik şartnamelerini, standartlarını, niteliklerini tayin edip belirledikleri yollar çöküyor, çatlıyor, yarılıyor. Bakınız Gaziantep- Maraş otoyolu bu halde çökmüş, Minübüs çöküşle birlikte 4 metre aşağıya düşmüş. 

     Sizce bu yolu yaptıran kurum sorumlusu mu? teknik kontrol mühendisimi? işi yapan müteahhitmi? Hangisi sorumlu olmalı? Yoksa bütün bu zevata iş üretme imkanı sunan siyasi kişilermi?

    Ve hatta SAMİMİYETLE İTİRAF edelim. Önümüze sürülen karar verici siyasi kişileri seçiyormuşuz zannıyla ONAYLAYAN BİZ SEÇMENLER mi? 

     Hayır biri değil hepsi sorumlu bence. Ancak hepimizin kaybettiği ve mutlaka tekrar bulmamız, sahiplenmemiz gereken DÜRÜSTADİL, ERDEM, DEMOKRAT, MÜTEVAZİ gibi öz değerlerdir. 

    “Nokta kadar menfaat için, virgül gibi eğilme” atasözümüz felsefesini benimsemiş. Eğilmeyen, bükülmeyen, satmayan, satın alınamayan, liyakat ve beceri sahibi şahsiyetlerin iktidar sahibi olmalarını başarmaktır. Hep beraber milletçe kendimizi sorguya çekmeliyiz. Yani Adam gibi adam olmalıyız. 

     Esasen yasalarımızda, yönetmelikte her türlü düzenlememiz mevcuttur. Ancak yürütmenin kontrolü, menfaat ve popülist siyasete tercih etmesi olağanlaşmıştır. Dikkatle bakıldığında haksız zenginlik hak kabul edilir haldedir. Minare artık kılıfına sığmamaktadır. Rüşvet veya tavassutsuz iş görülemez olmuştur.

     Behemal siyasilerin etik yasayı çıkarmaları ve herkesin varlığının hesabı sorulabilmelidir. Yüzükten vazgeçtik, mevcut tapuların, banka hesaplarının, vergi beyannamelerinin sorgulanması gerekmektedir. 

      Yüreğimiz yanıyor. Enkazın altında inleyen kalan her can bana bağırıyor sanki. Bugün bana yarın sana diyor. Her işimiz yanlış, her işimiz eksik, her işimiz yamuk. Neremiz doğru ki?

    Herkes kendini sorgulasın lütfen. Yaptığımız iş, kazandığımız bedel, bulunduğumuz makam veya mevki, sahip olduğumuz birikim hakkımız mı?

     Gününüz aydınlık,işiniz dürüst. 

     Kazancınız hak, keyfiniz tam olsun. 

“”Ama hakkınız olsun. Hak edin lütfen. “” 

Share
337 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

2+7 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • 10 Numara 5 yıldız yönetim!

    18 Eylül 2023 Yazarlar

         Babasının ani ve beklenmedik vefatı dolayısıyla, çok genç yaşta ticaretin göbeğinde kendisini bulan ve aldığı ticari terbiyeyle önce muhtarlığa 2 dönem soyunan ardından, Bursaspor yönetim kurulu üyeliğinde bulunan, hatta Bursaspor’a destek olabilmek adına bir tır bağışlayan, Bursaspor camiası içerisinde de ayrı bir yeri olan, MHP Kestel İlçe Başkanlığı yapan, ardından muhtarlık görevinden istifa ederek, siyasete MHP Kestel ve Büyükşehir Belediye meclis üyesi olarak devam eden, son yapılan yerel seçimlerde de, milletvek...
  • Sentez olmuş halkların vilayetidir Kerkük

    16 Eylül 2023 Yazarlar

         Sevgili okurlarım; Eğer çok boyutlu bir sorunla karşı karşıya iseniz o sorunu bütün boyutlarıyla ele alıp, kapsamlı bir çözüm bulmak zorundasınız. Eğer, çok boyutlu sorunun sadece bir parçasına odaklanarak bütününü çözmeye yeltenirseniz, kısır döngü içine düşersiniz, sorunu çözdüğünüzü zannederken kendinizde sorun olursunuz.      Bugün, yaşadığımız coğrafyada yaşayan toplumların maddi ve manevi sorunları iç içe geçmiştir, onun için bölge halklarının sorunları parça parça değil de, top yekün ele a...
  • CHP il kongresi

    15 Eylül 2023 Yazarlar

          Değerli Okuyucular,       Kadirşinas  Dostlar.       Kanaatimce bu hafta sonu, 17 Eylül 2023 Pazar günü, Atatürk kongre ve kültür merkezinde yapılacak olan CHP il kongresi Bursa’mız siyaseti ve hatta ilçemiz Kestel siyasetinin bence belirleyen bir aktivitesi olacaktır diye düşünüyorum. Kaybedilmiş Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin, demoralize olmuş millet ittifakının taraflarının yine yeniden ilimizde seçmelerin umutlarının yenilenmesi olacaktır.  &...
  • 101 YIL ÖNCE

    02 Eylül 2023 Yazarlar

         Evet… Tam 101 yıl önce Ordunun durumu iyi değil, askerin çoğunda ayakkabı yok yalın ayak, geceler soğuk, kaput, iç çamaşırı yok, yeterli suyu yok, süngüsü yok, süvarilerin kılıcı yok.      Köyde, kentte çocuklarını cepheye göndermiş anne, babaların unu, şekeri, Tuz’u, bezi yok, kaynamış mısırla, kavrulmuş buğdayla karınlarını doyurduğu günler, İstanbul’da bile açlıktan can vermiş bir sürü insan cesedi var çöplüklerde.      Birinci dünya savaşı galipleri Osmanlı’ya Sevr anla...