Son Dakika
Değerli okuyucular
Saygıdeğer dostlar.
Sanıyorum çok zorlu bir süreç yaşıyoruz desem, hiç bir kimsenin itirazı olmaz. Hem dünya kamuoyu, hem bölgemiz, hem de ülkemiz ağır bir buhran dönemi yaşıyor.
Dünyanın gündemi Kovid-19 mikrobuyla başlatmak zorunda kaldığı tıbbı mücadele batı dünyasında trurizm ve bağlı sektör olarak gastronomi yi adeta öldürdü. Bizde de aynı dönemde küçük esnaf dediğimiz kafeler, lokantalar, ve küçük esnaf yeteri kadar desteklenmedi. Bitap düştü.
Hükümetimizin uyguladığı yanlış ekonomik politikalar ve komşularımızla ilişkilerimizde dış siyaset hataları yaşadığımız mülteciler ve kaçkınların üstlendiğimiz yaşam maliyeti ve diğer sorunları belimizi büktü.
Güneyimizde ABD ve Rusya’nın bizi de yakından etkileyen ve tehdit eden Ortadoğu’daki hakimiyet mücadelesi asla göz ardı edilemez. Ayrılıkçı terör faaliyetleri çok ciddi darbe vuruyor. Savunma harcamalarımız artıyor. Onlarca askerimizi hiç uğruna şehit veriyoruz.
Kuzeyimizde de gerek Rusya-Ukrayna savaşı, hakeza Ermenistan’ın 30 yıldır işgal altında tuttuğu kardeş ülke can Azerbaycan’ın durumu bizi de etkileyen faktörler olarak başımızda duruyor.
Bir başka gerçeklik olarak 6 Şubatta K. Maraş merkezli yaşadığımız yıkıcı depremin faturası 110-120 milyar olduğu tahmin ediliyor başımızdakiler mi ödeyecek. Yoksa hayatımıza gelen zamların sebebi bumu? Enflasyonla fakirleşen halk mı, söyleyim kim ödeyecek ?
İtibardan tasarruf yapılmaz diyen külliyemizin günlük masrafı 18 milyon bu israf bütçesi garip guruba millete ödetiliyor. Emekliler yoksulluk sınırının altında yaşam mücadelesi veriyorlar. Ekonomik zorluklar karşısında üniversite öğrencileri örgün eğitimlerine son veriyorlar. Geleceğimiz tehdit altında. Farkında mısınız ?
İktidarın bütçesi sürekli cari açık veriyor. Ekonomi kurmayları doğudan batıya her kapıya ve Güneydeki petrol ağalarına olmadık taahhütlerle yalvarıyor, para aranıyorlar. Fakat güvenirlilikleri kalmadığı için maalesef elleri boş dönüyorlar.
Siyaseten çözüm bulabilecek yönetim acz içerisinde. Cumhuriyetimizi çok değerli 100. Yıl kutlamalarını yok var sayarak gözümüzden gönlümüzden uzaklaştırıyor. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının yokluklar içerisinde verdikleri mücadelede başarılarını unutturmak istiyorlar. Ama inanın başaramayacaklar. Cumhuriyetimizin 100. Yılını kutlayamayan idare 28 Ekimde İstanbul’da büyük Filistin gününü kutlayarak büyük bir yönetim hatası yapıyorlar.
Bu yüzden büyük devlet adamı, Cumhuriyetimizin kurucu lideri GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK diyor ki.
EY TÜRK GENÇLİĞİ !
Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur.
diyerek devamla…
Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakru zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.
EY TÜRK İSTİKBALİNİN EVLADI,
İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.
Cumhuriyetimizin 100. Yılı tüm gençlerimize ve milletimizin tüm fertlerine kutlu olsun. Umutlu olun, gerçekten inanın.
GELECEK GENÇLERLE GELECEK.
Gününüz neşeli bereketli geçsin.
Sağlıcakla kalın. Mutlu olun.
BENZER HABERLER