Son Dakika
Yıl 1999 annesi vefat etti. O Gölcükte felaket bölgesindeydi annesinin cenazesine gidemedi, neden mi babası haber vermedi de ondan. Şöyle dedi baba oğlum şu anda insan hayatı kurtarıyor, ailemizin bireysel acısıyla uğraşıp dikkatini dağıtmayalım, işte böyle bir babanın oğluydu o, kimliği ve inancı beni hiç ilgilendirmedi önemli olan onun insanlığı ve o güzel yüreğiydi yine de merak etmişimdir ama bakmamıştım hep gayri Müslim vatandaşımız gibi gelirdi Mahruki soyadı baktım, yanarak ölen anlamına geliyor dedesi kaptanıderya Ali paşa, Everest’e tırmanan ilk Türk’tü, kar leoparıydı, her insan o ve arkadaşları için değerliydi depremlerde göçük altından, sel sularından, dağda donmak üzere olan, ormanda kaybolan binlerce insanı, binlerce hayatı, canı kurtardılar sadece insanlarımı kedi, köpek, karaca, karetta, fok, tilki, kartal, kertenkele daha yüzlercesini, binlercesini kurtardılar, binlerce de cenaze çıkardılar göçüklerden Çığa ve zifiri karanlıklara meydan okudular.
Hani derler ya, elini taşın altına koyacaksın geç onu bedenlerini her an çökebilecek beton blokların altına soktular, sadece kurtarmamı seminerler, konferanslar, çocukları eğitmek için okulları dolaştılar milyonlarca vatandaşı doğal afetlere karşı eğittiler.
Merkezi İstanbul’da 36 bölge oluşturup 36 ekip kurdular ve binlerce gönüllü ile 365 gün 24 saat aralıksız telefon ve telsiz başında ihbar beklediler herkes onları maaşlı personel zannediyordu tek kuruş almadıkları gibi aralarında para toplayıp kendi ceplerinden harcıyorlardı içlerinde hekim, hemşire, mühendis, öğrenci, öğretmen, işçi, memur, emekli, her siyasi görüşten insan vardı hepsi eğitimli hepsi uzmandı, yardım çağrısı aldıklarında ellerinde ne iş olursa olsun bırakıp o bölgeye koşuyorlardı bu yüzden bir çoğu işini kaybetti ama hiç şikayet etmediler.
Onu ve ekibini Marmara depreminde tanıdık, liyakat sahibi ekibiyle bir çok resmi kurumun afet yönetimi konusunda bakış açısını değiştirdi, ulusal bilinci geliştirdi, insanımız başımıza bir iş gelirse Akut bizi kurtarır diyordu bu duyguyu bu güveni bu millete veren insandı o.
Evet, dostlar sonuç ne oldu siyasi görüşlerini ve AKP’ yi eleştirmesini beğenmediler hoşlarına gitmedi çünkü o Mustafa Kemal’in askeriydi ona da kumpaslar kurdular, davalar açtılar, bir şekilde Akut’tan uzaklaştırdılar Afat var Umke var artık Akut’a gerek yok dediler peki dursaydı kötümü olurdu.
Bir avuç cesur arkadaşıyla birlikte bu toplumsal mucizeyi gerçekleştiren adam varlığıyla onur duyduğumuz Nasuh Mahruki’ydi, Nasuh Mahruki bu milletin gerçek kahramanıdır.
(Y.Özdil sela yazısından alıntıdır.)
KADER PLANI
1999 – Kader demedi
2003 – Bu kader diye geçiştirilemez dedi
2023 – Bunlar kader planı dedi
Bu söylemler bu yıllarda Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ait önceki yıllarda kader diyememişti maalesef 2023’te Kader planına döndü söylemleri hatta 2003 te Bingöl depreminden sonra kırılan fay kırıkları değil kırılan ar damarlarıdır, önceki hükümetin neler yapıp neleri yapmadığı ortada, olay kader diye geçiştirilemez. İnşaatlarda malzeme ve kontrol eksikliği varsa netice bu olur demişti.
İyide sonunda nasıl oldu da bu kader planına dönüştü anlaşılır gibi değil, dostlar kimse kusura bakmasın bu ülke artık saldım çayıra Mevla’m kayıra zihniyetini terk etmeli, bölgede değiliz ama takip ettiğimiz kadarıyla müthiş bir organizasyon bozukluğu var böyle önemli bir deprem bölgesinde hiçbir hazırlığımızın olmadığı açıkça görülüyor, arama kurtarma ekipleri anında müdahale edemediler, her yerde olabilen disiplinli bir yapıya sahip olabilen askeriye neden hemen devreye sokulmadı, bunlar ilerideki günlerde sorgulanacaktır, sorgulanmalıdır.
Ülkemizde trilyonlar kazanan bize en pahalı interneti satan GSM operatörleri yazıklar olsun size bu şartlarda en önemli şey haberleşmeydi nerede sizin seyyar istasyonlarınız birde twitter’ı kapatıp interneti yavaşlatan zihniyet bu nedenle kaç cana mal olduklarını biliyorlar mı, 7,8 depremi 7,4 olarak açıklayıp iki gün sonra 7.8 demek ne anlam taşıyor kusura bakmayın bunların hesabı sorulacaktır.
Yardıma koşmakta dünya şampiyonu olan bir milletiz buna şüphe yok ama böylesine beceriksiz, liyakatsiz, bilim dışı hesapsız ve mantıksız yöneticileri hiç hak etmiyoruz, hiç yönetilmesek, birileri bizi yönetmeye hiç çalışmasa bundan daha kötü olmazdı herhalde.
İstanbul’da taksi sorununu çözemeyen hükümet böyle büyük bir afet sorununu çözebilir mi, artık akıllanalım bu ülkede binaların kaç katlı olacağına konuyla hiç alakaları olmayan Bld. meclis üyeleri karar veriyor, iktidarda kim varsa onun müteahhit i bu tip sorunları meclisten rahatlıkla geçiriyor aslında bu jeoloji mühendislerinin karar vereceği iş olmalı kesinlikle.
Üniversitelerin kapatılması kesinlikle yanlıştır, pandemi birde bu afet nedeniyle bu gençler 1,5 yılda hiçbir şey öğrenmeden mezun olacaklar bu düzeyde eğitim uzaktan verilemez KHK yurtları 800 bin kişilik bazı odalarda 4 bazılarında 6 ranza yatak var mutfak yok banyo kısıtlı bir süre idare edilir ama buralarda öğrenci kalabilir aile değil aslında sahillerde boş olan turizm otelleri bu iş için ideal kiralayacaksın, ayrıca devlet kurumlarının ve belediyelerin misafir haneleri var yüzlerce, askeri garnizonlar her yerde yine askeri resmi kurumların kampları ve tatil köyleri her yerde varda var böyle bir kişi sabah kalkıp üniversiteleri kapatıyorum diyemez çadır devleti bile böyle yönetilmez, bu şekilde devam edemeyiz.
Bakın ABD o büyük depreminde ne yaptı iki büyük ve rakip partinin eski liderlerine verdi koordinasyon görevini olay bitti güven geldi bizde ise Afad’mı, Ahbab mı güven yok, al millet ittifakında belirleyecekleri on kişiyi bir o kadarda cumhur ittifakından, gelen tüm yardımları bunlar koordine etsin bilim adamlarından da bir kurul oluştur karışma bak nasıl halloluyor her şey, bizim ülkemizdeki sorun güven sorunu haklı olarak millet soruyor yıllardır toplanan bu deprem vergileri nereye harcandı diye cevap veremiyorsun, şeffaf değilsin sıkıntı bu, neden Ahbap veya Babala çünkü kuruşuna kadar hesap veriyorlar ve şeffaflar.
Şimdi çok üzgünüz çok, bağırlara taş basma zamanı birçok insanımızın boğazından yemek, su geçmiyor, sıcak odada oturmak bile sıkıntı veriyor, Allahtan mucize kurtuluşlar burukta olsa sevindiriyor bizi, ülkemizin başı sağ olsun, şundan da adım gibi eminim 5-6 ay sonra bu deprem haberlerini bir Allah’ın kulu dinlemez, unutulur gider, ateş her zaman düştüğü yeri yakıyor. Herkes din çalıştı, soru coğrafyadan geldi, o yüzden sınıfta kaldık.
SEN KİMSİN
Deprem bölgesinde incelemeler yapan İBB başkanı İmamoğlu’na defol İngiliz casusu diyen biri var bu kişi eski AKP eski m.vekili Nursel Reyhanlı oğlu mecliste görev yaptığı sürece ne bir konuşma ne önerge vermek nede bir kanun teklifi hiç biri yok bu zavallının inanın bağırırken bir çoğunuz görmüştür ağzından salyalar akıyor resmen kimi kovuyorsun, sen kimsin İmamoğlu 18 milyon İstanbul’un başkanı ve yüzlerce insanı ve aracı o bölgede çalışmalara katkı veriyor orada olması en tabi hakkı değil mi orada olmaması gereken aslında 20 yılda 7 defa çıkarılan imar affı için evet diyerek el kaldıran ruhunu ve insanlığını kiraya vermiş olan sizlersiniz. Birde Afad’ında bir ara başında bulunan C. Bşknı yrd. cısı atanmış müdür sn. Fuat Oktay ana muhalefet lideri CHP gen. bşk. Kılıçdaroğluna sen kimsin diyor kesinlikle karıştırdı asıl sen kimsin.
HAYIRSEVERLERİN MÜSAMERESİ
Merkez bankası ve 3 adet devlet bankası, kamu kurum ve kuruluşları hayırsever ayaklarına yatıp bir çok kanalın birlikte yönettiği yardım kampanyasında 86 milyar TL. Bağışta bulundular adama sorarlar kimin parasını kime bağışlıyorsun arkadaş, böyle bir kampanya olmaz tam bir tiyatro kişi veya firma 30 milyon veriyor şunu 35 yapalım diyor neyin pazarlığı arttırması bu yardımı yapacak kişi verilen iban nolarına gider bu yardımı yapar doğru olanda budur, yıllardır yüzlerce ihale alıp ülkeyi soyanlarda bol bol reklamını yapıyor iyide verdikleri bu paranın büyük bölümü vergiden de düşecek inanın hiçbir anlamı yok çıkıp açıklama yapsın ödeyeceğim vergiden düşmeyeceğim diye en büyük savunucularından biri ben olurum sırtımda taşırım inanın.
Hazinemizde Cumhuriyetin kuruluşundan 2019 da el konulana kadar duran ihtiyat akçemiz vardı savaş zamanı ve böyle büyük afetlerde kefen parası da denir 78 milyar tl. Civarında idi bu büyük afetinde altından girer üstünden çıkardı ne devlet nede vatandaş sıkıntıya düşüp mağduriyet yaşamazdı bu parayı bile bir yasa ile hiç ettiler.
Devlet bankaları ve diğerlerinin bağışladığı para Nisan ayında zaten hazineye devredilecekti hazinedeki para meclisin denetimindedir ama Afad ve Kızılaya bağışlanan parayı denetleyemezsin hatırlayın Kızılay ABD’de Türken vakfının satın aldığı binaya milyonlarca dolar bağış yapmıştı kime sordu para sizin paranız öyle değil mi, şimdi depremzedeye yardım için iban numarası veriyor hiç kusura bakma sana bu afetler için verilen paraları gidip ABD’de kime ait olduğu belirsiz olan bir binaya veremezsin, Binali Yıldırım’ın bütün çocuklarını yönetime alıyorsun ayıptır, birde başına o TÜRK kelimesini tekrar koyana kadar sana benim adıma zırnık yok.
Son olarak merkez bankası Başkanı açıklama yapıyor bu bağış hazineye devredilse nereye harcanacağı belli olmazmış ama diğer tarafta depremzedeler için harcanacakmış tabi eğer ABD’de bir bina daha alınmazsa inanın böyle bir açıklama akıl tutulması bu adam bile hükümete güvenmiyor aslında.
Kalın sağlıcakla.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
18 Eylül 2023 Yazarlar
16 Eylül 2023 Yazarlar
15 Eylül 2023 Yazarlar
02 Eylül 2023 Yazarlar