Son Dakika
Fatih Altaylı, takip ettiğim gazetecilerden biridir. Bazen çok fevridir, çıkışları çok serttir bu yazısında isyan halinde gibi geldi bana. Daha doğrusu AKP ile köprüleri atmış gözüküyor, bu daha önceden AKP yalakasıydı anlamına da gelmesin. Bakın neler yazmış.
Altı üstü yasakları gevşetiyorsunuz, Allah aşkına aya adam mı gönderiyorsunuz, bakın dünya nasıl yapıyor ona göre yapın, şunu da bilin. Pandemiyi bahane yaptığınız, yaşam tarzı dayatmanıza bahane yaptığınızın da farkındayız ,ahmak değiliz.
Kapanmada sadece alkollü içki satan reyonları kapatmanızın arkasında hiçbir bilimsel, sıhhi ve mantıki gerekçe olmadığını bilmeyecek, anlamayacak kadar beyinsiz değiliz.
Her yeri açarken, gece kulüplerini açmamanızın nedenini de biliyoruz merak etmeyin, lokantaları gece 10:00 da kapatmanızın bilimsel olmayan gerekçesini de. Fırsat bu fırsat deyip dayatıyorsunuz, farkındayız.
Binlerce insan aç kalmış, binlerce müzisyen işsiz kalmış, intihar etmiş umurunuzda değil onu da görüyoruz. Ama yaptıklarınız hiç de umduğunuz sonucu vermiyor biliyorsunuz değil mi, son koyduğunuz satış yasağı ile Ramazan günü içki satışlarını patlattınız, alkollü içki satışına mübarek ayda rekor kırdırdınız, farkındasınız her halde.
Aşırı vergilerle alkollü içki fiyatlarını alabildiğine yükselttiğiniz için, uyuşturucu satışlarını patlattınız, gençliği hapçı yaptınız!
Anlamadınız mı hala yasaklarla bir yere varılmıyor. En canlı örneği sizsiniz, siz. Başkalarının koyduğu yasaklarla büyüdünüz ve şimdi kendi koyduğunuz yasaklarla küçüleceksiniz. Hala anlamadınız mı, bu millet yaşam tarzına ne olursa olsun müdahaleyi sevmiyor, ne içeceğine, ne yiyeceğine, kaç kere sevişeceğine kendi karar vermek istiyor bunu en iyi anlaması gereken sizdiniz. Anlamadınız.
Anladığınız zannettikleri için bu millet sizi getirdi, anlamadığınızı anladığı içinde götürecek!!!!
Sevgili dostlar o kadar anlaşılır, o kadar gerçekçi yazmış ki sn. Altay’lı, gerçekten mükemmel bu haftaki yazıda Müzik ile ilgili bu anlamsız yasağı yazacaktım. Ama, bunu okuyunca bunun üstüne yazı olmaz, ellerine yüreğine sağlık Fatih Altaylı.
KAYBETME KORKUSU
Kanal İstanbul ile ilgili çakma bir temel atma töreni yapıldı. Sazlı Dere köprüsü bu köprünün yapımı 2006 yılında planlara alındı kanal İstanbul işi ise, 2011 de gündeme girdi temeli atılan bu köprü 3. Boğaz Köprüsünün bağlantı yoludur, önce bunu bir kenara koyalım.
Bu törende, AKP Genel Başkanı Erdoğan, öyle şeyler söyledi ki kulaklarıma inanamadım, 20 yıldır girdiği her seçimi kazanan bir liderin söyleyeceği cümleler değildi söyledikleri. Muhalefetin bu projeye ilgi duyan ülkeleri, müteahhitleri ve bankaları tehdit ettiğini söylüyor. Ama, “merak etmeyin onlar iktidar olamaz, yine bizimle muhatap olacaksınız” diyemiyor. Bu tam bir kaybetme korkusu. “Devlette devamlılık esastır” diyor, buna diyecek bir şey yok. Ama, TBMM onayıyla taraf olunan İstanbul sözleşmesinden tek başına çıkmasını kime nasıl açıklayacaksınız.
“Söke söke sizden bu paraları uluslararası tahkim yoluyla alırlar bunları öğrenin” söylemleri akıl alır gibi değil. Sizden derken kimden, muhalefet liderleri cebinden mi ödeyecek bu paraları, ödeyecek olan bu millet tabi ki vergileriyle.
Bakın dostlar, bir hükümet değişikliği durumunda yeni gelenler ihaleyi alan şirketlere havayı, doğayı kirletti, işçi haklarına riayet etmedi, yere tükürdü, gözünün üzerinde kaş var gibi eften püften sebeplerle milyarlarca dolar ceza kesebilir mi keser, kamu bankalarından kredi kullanan müteahhitlerden bu kredileri anında geri isteyebilirler mi isterler bu şirketlerde bunu yapamayacağı için batarlar yapamazlar mı yaparlar. Çünkü, hatırlayın AKP bunları yapmıştı. Aydın Doğan’ın medya grubu, iktidar aleyhine bir iki haber yaptı diye vergi müfettişlerini gönderip bir milyar dolar ceza kesmediler mi, kestiler demek ki olabiliyor tahkim mahkemeleri nede o kadar güvenmeyin devletin elindeki bilgilerle çok değişik sonuçlarda çıkabilir.
Ciddi bir finansman sorunu olduğu da zaten çok net ortada, dev dünya bankaları da doğa dostu olmayan hiçbir projeye kredi vermiyorlar ki, kanal İstanbul projesi bilim adamlarına göre bir felaket projesi asla yapılmamalı. Bu inatlaşma niye onu da anlamıyorum, ülkenin bu kadar sorunu var işsizlik, yoksulluk, açlık ve ekonomideki kötü gidişat, bu proje ülke insanına ne katkı koyacak hiçbir şey bu paraları ülkemizin refahı, insanlarımızın mutlu bir yaşam sürmesi için harcayamaz mıyız çok mu zor inanılır gibi değil gerçekten.
Kalın sağlıcakla…
Osman Fahri ÜNAL
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
18 Eylül 2023 Yazarlar
16 Eylül 2023 Yazarlar
15 Eylül 2023 Yazarlar
02 Eylül 2023 Yazarlar