Son Dakika
Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Kayıhan Pala, CHP Genel Merkezi tarafından 21 ile ilişkin açıklanan vefat sayılarına göre COVID-19’a bağlı ölümlerin Sağlık Bakanlığı’nın duyurduğu gibi 70 binlerde değil, 150 binin üzerinde olduğunu vurguladı. Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı ve Bursa Tabip Odası’nın ortaklaşa düzenlediği Prof. Dr. Hamdi Aytekin ve Halk Sağlığı Sempozyumu 4 Aralık Cumartesi günü Bursa Akademik Odalar Birliği’nde gerçekleştirildi. 10 Eylül 2021 tarihinde hayatını kaybeden Prof. Dr. Hamdi Aytekin anısına gerçekleştirilen sempozyumda halk sağlığına dair önemli bilgiler de paylaşıldı. Konuk olarak Prof. Dr. Necati Dedeoğlu, Prof. Dr. Feride Aksu Tanık, Prof. Dr. Çağatay Güler, Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu ve Dr. Eriş Bilaloğlu’nun katıldığı etkinlikte ev sahipliğini ise Prof. Dr. Kayıhan Pala ve Bursa Tabip Odası Başkanı Doç. Dr. Alpaslan Türkkan üstlendi. Ailesi ve arkadaşlarının da katıldığı sempozyumda Prof. Dr. Aytekin anısına kısa konuşmalar yapılırken, Kayıhan Pala da gerçekleştirdiği sunumla Türkiye’de COVID-19 pandemisi yönetimini değerlendirdi. Prof. Dr. Kayıhan Pala, Türkiye’de salgın yönetiminde büyük eksikler olduğuna dikkat çekti. Sağlık Bakanı’nın söyledikleri ile açıklanan veriler arasında büyük çelişkiler olduğunu belirten Pala, tıp öğretisinde yeri olmayan vaka-hasta ayrımı yapılmasının bunun kanıtlarından biri olduğunu dile getirdi. REHBERDEKİ DEĞİŞİKLİK DİKKAT ÇEKİYOR Sağlık Bakanlığı tarafından çıkarılan ‘COVID-19 Salgın Yönetimi ve Çalışma Rehberi’nin Haziran 2021 ile Eylül 2021’de çıkarılan sürümlerini de karşılaştıran Prof. Dr. Pala, Eylül ayında, Haziran’da yayınlanan rehberde okulların için ifade edilen, ‘4 metrekareye bir kişi’ ve ‘sınıflarda en fazla 15 kişinin olması’ kısımlarının çıkarıldığını açıkladı. Bilim Kurulu’nda değerli bilim insanlarının bulunduğunu ancak bu kuruldan çıkan kararlara anlam veremediğini belirten Pala, “Okulların açılmasına yakın alınan bu karar salgının yayılımını azaltmak için okullarda etkili bir hazırlık yapılmadığını gözler önüne serdi” diye konuştu. VİRÜSÜN KÖKENİ SUUDİ ARABİSTAN’DI Uluslararası genom analizi veritabanına göre Nisan 2020’de Türkiye’deki COVID-19 virüsünün ağırlıkla Suudi Arabistan kökenli olduğu bilgisini paylaşan Pala, bir kişinin ikincil olarak kaç kişiye virüs bulaştırabildiğini gösteren R0 değerinin pandemiye karşı etkili bir yanıt verilmemesi nedeniyle salgının onuncu gününde 9,6’ya kadar çıktığını anımsattı. Prof. Dr. Kayıhan Pala, söz konusu 9,6 değerinin salgının en hızlı yayıldığı ülkelerde bile en yüksek 6 civarlarında olduğunu sözlerine ekledi. AŞILANMA ORANI ASLINDA YÜZDE 54 Sağlık Bakanlığı’nın yayınladığı aşılanma oranının da yanıltıcı olduğunu vurgulayan Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Kayıhan Pala şunları söyledi: “Yüzde 81 oranını belirlerken sadece 18 yaş üstü nüfus dikkate alınıyor. Yabancı ülkelerden gelen mülteciler de yine bu sayıya dahil değil. Dolayısıyla açıklanan oran gerçeği yansıtmıyor. Zira yüzde 81 gibi bir aşılanma oranı olsaydı bugün toplumsal bağışıklık eşiğine yaklaşmamız beklenirdi. Bizim hesaplarımıza göre aşılanma oranı yüzde 54 civarındadır.” VERİLER BENFORD YASASINA DA UYMUYOR Sayısal verilerin doğrulanması amacıyla kullanılan Benford Yasası’na göre yapılan bir değerlendirmeyi paylaşan Pala, çıkan sonuçları şöyle açıkladı: “Benford Yasası’na göre rastgele, doğal olarak ortaya çıkan sayılarda, rakamların kaç kere tekrar ettiği belli bir modele göre olmak zorundadır. Bu yasaya göre Türkiye’nin COVID-19 doğrulanmış olgu verileri Rusya’dan sonra en güvenilmez veriler olma özelliğini taşıyor. En yüksek güvenilirlik ise yüzde 83,5’le Avusturya’da. Türkiye’de bu oran sadece yüzde 23,3…” Pala, Türkiye’nin veri sağlanması ve şeffaflığı konusunda da 97’nci sırada olduğuna vurgu yaptı. ÖLÜM SAYISI AÇIKLANANDAN DAHA FAZLA Bakanlığın iki kez COVID-19 seroprevalans araştırması yaptığını duyurduğunu ama bu çalışmaların ayrıntılı sonuçlarının açıklanmadığını belirten Prof. Dr. Pala, vaka sayısında dünyada 6’ncı, ölüm sayısında ise 19’uncu olan Türkiye’nin pandemi ile mücadelede başarılı olmadığını söyledi. Prof. Dr. Kayıhan Pala, Türkiye’nin 8 Kasım 2021 tarihi itibarıyla 72 bin 510 COVID-19 nedeniyle ölüm bildirdiğini ancak CHP Genel Merkezi’nin 21 il belediyesinden topladığı verilere göre Türkiye’de COVID-19 nedeniyle ölenlerin sayısının Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı gibi 72 bin değil, 149 bin 315 olarak tahmin edildiğini söyledi. BURSA’DA ÖLÜMLER 76 KAT ARTIŞ GÖSTERDİ Pala kendisinin yürütücüsü olduğu bir araştırmanın bulgularını da açıkladı: “Bursa’da 2020’de 4 bin 596 kişinin bulaşıcı hastalıklardan dolayı hayatını kaybettiği kayıtlara geçmiş bulunmaktadır. Bursa’da bulaşıcı hastalıklara bağlı ölümler, önceki beş yılın ortalamasına göre 2020 yılında yaklaşık 76 kat artış göstermiştir.” OMICRON HENÜZ TESPİT EDİLMEMİŞ! Omicron varyantı ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Kayıhan Pala, “Yeni endişe verici varyant Omicron, Botsvana, Güney Afrika, Nijerya, Suudi Arabistan, Hong Kong, Almanya, İsrail, Birleşik Krallık, İtalya, Almanya, Belçika, ABD, Kanada, ve Hollanda dahil olmak üzere 24 ülkede saptandı. Havalimanı bağlantısına karşın Türkiye’de henüz saptanmadı. Uluslararası veritabanlarına göre Almanya yeni varyantların tespit edilebilmesi için 108 bin 836 örnekte genom analizi yapmışken, bizde bu sayı sadece 4 bin 601. Bu durum Omicron’un ülkemizde neden hala saptanamadığını açıklıyor olabilir” diye konuştu. |
BENZER HABERLER