logo

23 Mayıs 2020

Aslına dönüş


Mehmet Güler
mehmet@kestelyore.com

     Sevgili okurlarım. İnsan dışındaki bütün canlı türlerine bakın, hiç birisinin anlamsız, aptalca bir davranışını göremezsiniz. Hepsi tabiat düzenine entegre bir şekilde nizamlı, disiplinli faaliyet yaparlar. Faaliyetlerinde yalan, dolan, sahte, gereksiz en ufak bir şey göremezsiniz. Doğa düzeninde yaşaya bilmek için son derece zekice davranırlar, en bir aptallık yaptıkları zaman sonlarının geleceğinin farkındalar. Anlayacağınız insan dışındaki canlıların tümü, yaşamlarını sürdürmek için üretim aracı icad edip, bu araçlardan yararlanma yetenekleri yoktur onun için yaşamlarını herhangi ekstra bir araçla değil, bedensel organlarını zekice kullanarak sürdürürler, dolayısıyla doğadaki davranışlarında zararlı bir hareket yapmazlar. Doğa düzeninin de üzerine düşen görevi yerine getirdikleri için, sorumluğu olan doğa parçasıdırlar. Onun için doğa kendilerine yaşam hakkı tanıyor. İnsanında ilk var oluşu diğer canlılara benzer şekildedir, dolayısıyla başlangıçta davranışları diğer canlılar gibidir.

     Fakat, insan türünü diğer canlı türünden ayıran bir özelliği vardır. Düşünen bir tür olmasıydı, düşünmenin insana sağladığı avantaja üretim aracı icat etti ve sürekli bu araçları geliştirdi, bu olay insanı diğer canlı türlerinden farklılaşmasına vesile oldu. Üretim araçlarının icadıyla beraber insan doğa düzeninde olmayan, kendi icat ettiği üretim araçlarının konumuna göre bir ekonomik ve toplumsal sistem kurdu, bu sistemin işleyişini doğa yasaları belirlemiyordu, üretim araçlarının gelişmişlik seviyesi belirliyordu. Üretim araçlarının icadı insanın doğa yasalarına bağlı, koloni yaşamdan üretim araçlarına bağlı toplum yaşamına sıçrama yaptı. Bu olay insanın zeki canlı türü olmaktan çıkıp üretim araçlarına bağlı yaşayan aptal canlı türüne dönüşmesine sebep oldu. Şöyle çevrenizdeki canlı türlerine bir bakın, hiç birinin davranışında anlamsız, aptalca bir şey göremezsiniz yalanları, dolapları, hileleri, hurdaları ve ihtiyaç duydukları şeyleri elde etmenin dışında hiç bir gereksiz faaliyetleri yoktur. Hiç bir canlı haddini aşan bir şey yapmaz. Hepsi doğa düzenine entegre olmuş uyumlu bir şekilde yaşarlar. Aptalca davranışın türünün sonu olacağını bilecek zekaya sahipler. İnsan üretim araçları icad edince, doğadaki diğer varlıklar karşısında üstünlük elde etti. Bu olgu şımarmasını dünyadaki her şeyi kendi aptalca zevklerine göre dizayn yoluna girdi, egoizmin sapkınlığı, kendi türünde dahil dünyadaki bütün canlı ve cansız varlıklara zarar vermesine neden oluyor. Günümüzde aptallığın zirvesindedir. Yalanın, dolanın, sahteliğin, şımarıklığın haddi var hesabı yok. Gerçekten insan doğada çok zararlı bir konumdadır. Kendisinden başka bir varlığı düşünmeden, sorumsuz ve kıyıcı davranıyor.

     Yalan söylemeyi, hile yapmayı, başkalarına zarar vermeyi zekilik olarak kabul ederler. Halbuki, yalan söylemek, hile yapmak, ve benzer davranışlar aptalca davranışlardır.

     Kısacası üretim araçlarının icadıyla beraber, insan zeki koloni yaşam biçimden aptal toplum yaşam biçimine geçti ve doğadaki normal canlı türünden, anormal zararlı canlı türüne dönüştü. Aptallığın en açık delillerinden bir basit örnek vereyim.

      Bir toplum, başka toplumlarla savaşıri toprak kazanır imparatorluk kurar. Sonra, savaşarak kazandığı toprakları kaybeder, sonuç elde var sıfır. Bu arada savaşlardan dolayı milyonlarca insan kanı akar doğada bir çok tahribat olur. Bu durum aptallık değil de nedir? Daha doğrusu üretim araçlarına bağlı olarak oluşan toplum biçimi insanın zekiliğini yitirip aptallaşmasıdır, aptallığından dolayı da doğada zararlı türe dönüşmesidir. Çare yok mu ? var. İlkel koloniyle başlayan sürecini toplumdan tekrar, ama bu sefer modern koloniye geçiş yapabilir bu olayı var oluş gerçekliğine dönüş olarak tanımlanabilir.

     Yazıyı Tramp’ın konu olduğu bir açıklamayla bitireyim. Robet De Niro, Tramp’a “aptal” demiş. İnsanın topluma dönüşmesi aptallığa geçiş olduğunu kabul edersek. Bir toplumun en başındaki kişi en aptal olanıdır. Dolayısıyla, Amerika’nın başındaki kişinin dünyanın en aptalı olması normaldir. Ayrıca Tramp, deli olamaz deliler zekidir. Tramp, ise aptaldır. Bu konuyu gazeteniz Kestel Yöre’nin başka sayılarında da değerlendirmeye çalışacağım.

     Şimdilik bu kadar kafi.

Share
1962 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

4+8 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • 10 Numara 5 yıldız yönetim!

    18 Eylül 2023 Yazarlar

         Babasının ani ve beklenmedik vefatı dolayısıyla, çok genç yaşta ticaretin göbeğinde kendisini bulan ve aldığı ticari terbiyeyle önce muhtarlığa 2 dönem soyunan ardından, Bursaspor yönetim kurulu üyeliğinde bulunan, hatta Bursaspor’a destek olabilmek adına bir tır bağışlayan, Bursaspor camiası içerisinde de ayrı bir yeri olan, MHP Kestel İlçe Başkanlığı yapan, ardından muhtarlık görevinden istifa ederek, siyasete MHP Kestel ve Büyükşehir Belediye meclis üyesi olarak devam eden, son yapılan yerel seçimlerde de, milletvek...
  • Sentez olmuş halkların vilayetidir Kerkük

    16 Eylül 2023 Yazarlar

         Sevgili okurlarım; Eğer çok boyutlu bir sorunla karşı karşıya iseniz o sorunu bütün boyutlarıyla ele alıp, kapsamlı bir çözüm bulmak zorundasınız. Eğer, çok boyutlu sorunun sadece bir parçasına odaklanarak bütününü çözmeye yeltenirseniz, kısır döngü içine düşersiniz, sorunu çözdüğünüzü zannederken kendinizde sorun olursunuz.      Bugün, yaşadığımız coğrafyada yaşayan toplumların maddi ve manevi sorunları iç içe geçmiştir, onun için bölge halklarının sorunları parça parça değil de, top yekün ele a...
  • CHP il kongresi

    15 Eylül 2023 Yazarlar

          Değerli Okuyucular,       Kadirşinas  Dostlar.       Kanaatimce bu hafta sonu, 17 Eylül 2023 Pazar günü, Atatürk kongre ve kültür merkezinde yapılacak olan CHP il kongresi Bursa’mız siyaseti ve hatta ilçemiz Kestel siyasetinin bence belirleyen bir aktivitesi olacaktır diye düşünüyorum. Kaybedilmiş Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin, demoralize olmuş millet ittifakının taraflarının yine yeniden ilimizde seçmelerin umutlarının yenilenmesi olacaktır.  &...
  • 101 YIL ÖNCE

    02 Eylül 2023 Yazarlar

         Evet… Tam 101 yıl önce Ordunun durumu iyi değil, askerin çoğunda ayakkabı yok yalın ayak, geceler soğuk, kaput, iç çamaşırı yok, yeterli suyu yok, süngüsü yok, süvarilerin kılıcı yok.      Köyde, kentte çocuklarını cepheye göndermiş anne, babaların unu, şekeri, Tuz’u, bezi yok, kaynamış mısırla, kavrulmuş buğdayla karınlarını doyurduğu günler, İstanbul’da bile açlıktan can vermiş bir sürü insan cesedi var çöplüklerde.      Birinci dünya savaşı galipleri Osmanlı’ya Sevr anla...