logo

13 Temmuz 2020

BAŞKANLIK SİSTEMİ İLE NEREYE KADAR?


Av. Can Lafcı
canlafci@kestelyore.com

            Başkanlık sistemi uzun yıllardır konuşulan AKP öncesi merkez sağın bir zamanlar çok desteklediği, ancak şimdi o çizgiden gelenlerin şiddetle karşı çıktığı bir sistem. Gerçi bizdeki başkanlık sistemi değil. Dünyada hiçbir demokratik ülkede görülmeyecek olan Yasama ve Yürütmeyi tamamen Başkan’ın eline verip, yargıyı da atamaları yapan mekanizmayı seçme hakkını Başkan’a verip yargı üstünde de hakimiyet sağlayan bir sistem.  

                Üniversite yıllarında Anayasa Hukuku dersini bize anlatan, şimdilerde YÖK üyesi olan Prof. Dr. Yavuz Atar, o zamanlar öğretim üyelerinin 3 rektör seçip içinden Cumhurbaşkanı’nın birini atamasını çok eleştirirdi. Sonra kendisi yasal düzenlemeler içinde yer aldı ve seçimi tamamen kaldırıp, doğrudan Cumhurbaşkanı’nın atama yapmasını sağlayan bir düzenlemeye imza attı.  Buna benzer eskiden eleştirdikleri şeylerin daha kötüsünü getirmekten geri durmadı birçok insan. Ben hocam adına üzülmüş, o dönem e posta ile tepkimi de dile getirmiştim. Ancak ülkenin istikrara kavuşacağını savunmuştu. Gelinen noktada istikrarın hükümet sisteminde değil, demokrasi ve hukukta aranması gerektiği anlaşıldı mı bilmem.

            Şimdilerde daha seçime 3 yıl olmasına rağmen muhalefetin adayı kim olur tartışmaları başlayınca, muhalefetin seçimi kazanması halinde parlamenter sisteme döneceği kararlılığı da gündeme geldi. Açıkçası demokratik başkanlık sistemlerinden biri gelse, örneğin parlamenter sisteme göre çok daha demokratik olan ABD tipi başkanlık sistemi gelse, bu sorunların hiçbiri yaşanmayacaktı. Çünkü ABD tipi başkanlıkta, başkanın yetkileri bize göre son derece kısıtlı. Başkan’ın tek başına atacağı adımlar açıkça antidemokratik ise buna engel olabilmek mümkün. Bu durumda ülkemizdeki muhalefet de rahat edecek, antidemokratik uygulamalara karşı etkin hareket edebilecekti. Ancak Cumhurbaşkanı’nın son derece geniş yetkilerle donatıldığı ülkemizdeki sistemde toplumsal bir bunalım ve bölünme yaşandı. Siyasi kriz bu nedenle önlenemiyor. Parlamenter siteme dönülür mü bilinmez… Ancak mevcut sistemde mutlaka değişikliklere gidilmesi gerektiği, aksi takdirde iktidarın yanında olmayan tüm kesimlere yönelik baskıların zamanla daha büyük siyasi ve hukuki krizlere yol açacağı, bunun da ekonomik krizi tetikleyeceği kesin.    

Share
5957 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

9+4 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • 10 Numara 5 yıldız yönetim!

    18 Eylül 2023 Yazarlar

         Babasının ani ve beklenmedik vefatı dolayısıyla, çok genç yaşta ticaretin göbeğinde kendisini bulan ve aldığı ticari terbiyeyle önce muhtarlığa 2 dönem soyunan ardından, Bursaspor yönetim kurulu üyeliğinde bulunan, hatta Bursaspor’a destek olabilmek adına bir tır bağışlayan, Bursaspor camiası içerisinde de ayrı bir yeri olan, MHP Kestel İlçe Başkanlığı yapan, ardından muhtarlık görevinden istifa ederek, siyasete MHP Kestel ve Büyükşehir Belediye meclis üyesi olarak devam eden, son yapılan yerel seçimlerde de, milletvek...
  • Sentez olmuş halkların vilayetidir Kerkük

    16 Eylül 2023 Yazarlar

         Sevgili okurlarım; Eğer çok boyutlu bir sorunla karşı karşıya iseniz o sorunu bütün boyutlarıyla ele alıp, kapsamlı bir çözüm bulmak zorundasınız. Eğer, çok boyutlu sorunun sadece bir parçasına odaklanarak bütününü çözmeye yeltenirseniz, kısır döngü içine düşersiniz, sorunu çözdüğünüzü zannederken kendinizde sorun olursunuz.      Bugün, yaşadığımız coğrafyada yaşayan toplumların maddi ve manevi sorunları iç içe geçmiştir, onun için bölge halklarının sorunları parça parça değil de, top yekün ele a...
  • CHP il kongresi

    15 Eylül 2023 Yazarlar

          Değerli Okuyucular,       Kadirşinas  Dostlar.       Kanaatimce bu hafta sonu, 17 Eylül 2023 Pazar günü, Atatürk kongre ve kültür merkezinde yapılacak olan CHP il kongresi Bursa’mız siyaseti ve hatta ilçemiz Kestel siyasetinin bence belirleyen bir aktivitesi olacaktır diye düşünüyorum. Kaybedilmiş Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin, demoralize olmuş millet ittifakının taraflarının yine yeniden ilimizde seçmelerin umutlarının yenilenmesi olacaktır.  &...
  • 101 YIL ÖNCE

    02 Eylül 2023 Yazarlar

         Evet… Tam 101 yıl önce Ordunun durumu iyi değil, askerin çoğunda ayakkabı yok yalın ayak, geceler soğuk, kaput, iç çamaşırı yok, yeterli suyu yok, süngüsü yok, süvarilerin kılıcı yok.      Köyde, kentte çocuklarını cepheye göndermiş anne, babaların unu, şekeri, Tuz’u, bezi yok, kaynamış mısırla, kavrulmuş buğdayla karınlarını doyurduğu günler, İstanbul’da bile açlıktan can vermiş bir sürü insan cesedi var çöplüklerde.      Birinci dünya savaşı galipleri Osmanlı’ya Sevr anla...