logo

DSİ NEDEN SESSİZ?

Türkiye’nin şeftali, armut gibi ürünlerin en önemli merkezlerinden olan Kestel, son yılların en kurak dönemini yaşıyor.

Buna ise en güzel örnek, Atatürk tarafından yaptırılan Gölbaşı Barajı…

Kuraklığın yaşandığı ilçemizde yeraltı suları da tükenmeye başladı. Tarımın yanı sıra bölgede artan sanayi kuruluşları, yeraltı sularının tükenmesinde önemli etken olarak gösteriliyor.

Bir önceki sayımızda gündeme getirdiğimiz su peşkeşi maalesef halen devam ediyor. Barakfakih ve Dudaklı bölgelerinden günde yaklaşık 100 – 150 tanker su fabrikalara taşınıyor.

Bunlar, ya kooperatif başkanının izniyle, ya da muhtarın izniyle fabrikalara peşkeş çekiliyor.

Barakfakih mahallesinde BUSKİ tarafından yapılan ve Sulama kooperatifine terki yapılan su deposundan, muhtarın bilgisi dahilinde fabrikalara su alındığını, BUSKİ Genel Müdürüne anlattığımda, gereken uyarının yapılacağını ve kesinlikle böyle bir şeye müsaade etmeyeceğini söylemişti.

Daha sonra görüştüğümde de, gerekli uyarının yapıldığını tarafıma beyan etti. Kendisine duyarlılığından dolayı teşekkür ediyorum.

Biz bu işi sadece Barakfakih mahallesiyle sınırlı sanıyorken, geçtiğimiz günlerde Dudaklı kooperatifi başkanının haberi doğrultusunda, Barakfakih sanayisine tankerlerle su taşındığını öğrendik.

Dudaklı sulama kooperatifinin kendi açtırdığı kuyudan fabrikalara su vermek ne kadar doğru, onun da cevabını DSİ Genel müdürü versin.

Fabrikaların, köylere verdiği bazı sözler doğrultusunda yer altı kaynakları maalesef peşkeş çekiliyor.

Bunun burada savunmasını bana kimse yapamaz.

Geleceğimizin, çocuklarımızın yarınları satılıyor.

Kurulduğu günden beri üretimine ara vermeyen Nestle/Erikli fabrikası, sular azaldığı için ilk defa bu yıl 3-5 gün üretimine ara vermek zorunda kaldı.

Varın gerisini siz düşünün….

Muhtarı olsun kooperatif başkanı olsun, belki şuan için şaşalı bir hayat yaşayabilir. Ama, geleceğimizi karartamazlar.

Buna hakları yoktur.

DSİ’nin bu konuya biran önce el atması, bu fabrikalara giden tankerlerin gizlice su taşımasına engel olması gerekmektedir.

Hatta, bu konu dolaylı olarak DSİ yetkililerine defalarca bildirilmesine rağmen, kıllarını kıpırdatmamaları da işin ayrı bir boyutu…

Ayrıca, fabrikaların kendi alanları içerisine izinsiz sondaj vurduğu ve bu sondajların da yetersiz kaldığından dolayı, muhtarları ve kooperatif başkanlarına vaatler vererek, su ihtiyaçlarını karşıladığını öğrendik.

Yaptığımız bir araştırmaya göre; Sanayinin olmadığı yerlerde yeraltı suyu seviyesinde 10 metrelere kadar bir düşüş vardı, şimdi bazı bölgelerde 200 metrelere kadar düşme gerçekleşmiş, yani sanayinin yoğun olduğu özellikle Barakfakih bölgesinde yeraltı su seviyesi 150, 170 metre kadar daha derinlere düşmüş demektir.

Yani bu tüketim biçimiyle; yeraltı su seviyesinden artık istifade edilemeyecek noktaya geleceğiz, bu kaçınılmaz.

Dolayısıyla yeraltı suyu alarm veriyor.

Burada, DSİ’nin bu sularını fabrikalara peşkeş çeken kooperatiflere ve muhtarlara gereken cezalar uygulanmazsa, bir sonraki dönemde iş başına gelecek muhtar ve kooperatif başkanları da aynı şekilde devam edecektir.

O bakımdan, bugün bu olaya göz yummamak gerekmektedir.

En azından, gelecek nesiller için…!

Share
200 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

10+7 = ?