logo

15 Nisan 2019

GERÇEKLİK


İnsanın temel özgürlüğü, yaşamını daha iyi kılma özgürlüğüdür. Kültürün gelişebilmesi için bu özgürlüğün teoriden pratiğe dönüşmesi gerekir. Yaşamı daha iyi kılma özgürlüğü ile kültürün gelişebilmesi üzerinde beraber söz etmek gerekir.
Gerçeklikten söz etmek gerekir. Gerçeklik insanı düşündürür. Gerçeklik, “yaşamı, dünyayı” anlamanın, aktarmanın, yansıtmanın, dönüştürmenin bir yöntemidir. Gerçeklik, insanın, emeğin, özgürlüğün, eşitliğin, adaletin mücadelesini anlatır. Gerçeklik, insana değer verir.
İnsanın yaşantısı, sanata yol gösterir. Klasik eserler, okuyanın yaratıcı dünyasını aydınlatır. Klasik romancılar, gerçekliğin öncüleridir. Dünyanın edebiyat birikimine sahip çıkmak, gerçekliğin temel ilkelerindendir. Düşünce ve edebiyat birikimini yarınlara taşımak, gerçekliğin ifade edilmesidir. Öğrenmek sonsuzdur. Sürekli öğrenme: Öğrenirken öğrenme ve öğretirken öğrenmedir.
Demokraside,” egemenliğin kökü, kaynağı, sahibi” millettir. Egemenlik, seçimle değişmez. Hâkimiyet, kayıtsız şartsız milletindir. Demokraside, seçimle yönetim değişir. Yönetimi seçme hakkı, halka verilmiştir.
Devlet, milletin örgütlenmesidir. Devlet, vatanı ve milleti ile bir bütündür, denir. Devlet, Millet, Vatan, üst kimliktir. Bütün vatandaşları kapsar. Yönetimin, bütün vatandaşlara hizmet etmesi, görevidir. Cumhuriyet, demokrasi, milliyetçi, yurtsever, eşitlik, kardeşlik, özgürlük kavramları birbirini tamamlar. Cumhuriyet, kimsesizlerin kimsesidir.
Mesele, ölmeden ideali yaratmak, yapmak ve yerleştirmektir. Vatan için ölmek de var, fakat borcun yaşamaktır. Bu sözler, başarılı olmak için yol göstericidir.
Evrensel hukuka göre karar verilir. Bu durum, dünyanın ve evrensel hukukun parçası olmanın getirdiği bir zorunluluktur.
Dil, medeniyet sürecinin önemli bir parçasıdır. Dil, düşüncenin semboller ile anlatılmasıdır. Alfabe, kelimeler birer semboldür. Dini bilgi, inanarak öğrenilir. Bilim, akıl ile sorgulanarak öğrenilir.
Zamanın ruhunun iyi anlatılması için en önemli kaynak, o çağın tanıklarıdır. Böylece, yeni kuşaklara bilgi aktarılır.
Kadın-erkek, farklılıkların eşitliğini oluşturur. Herkese fırsat eşitliği sunulması esastır. Herkes, toplumun parçasıdır. Üretip tüketmek, kadın-erkek herkesin hem hakkı hem görevidir. Üretip tüketmek, özgürlüktür. Varlığın sürdürülmesidir.
İnsanların toplumdaki kurallara göre iradesini kullanarak hareket etme özgürlüğü vardır. Her insanın vücudu, dokunulmazdır. Tecavüz, taciz gibi davranışlar, keyfilik, kuralsızlık ve irade gaspıdır.
İnsan, cinsellik özelliği ile hem kendi hayat ağacını devam ettirir, hem de toplumun varlığını sürdürmesine katkı yapar. Cinselliği, toplumdaki kurallara göre uzlaşarak yaşamak kişinin hem hakkı hem görevidir.
Aşk siyasettir, siyaset aşktır, denir. Aşk ve siyaset duygulara hitap eder. Duygunun beş duyu ile yaşanması istenir. Siyaset sabırdır, denir. Aşk da sabırdır. Sabreden aşka, siyasete kavuşur.
Köylü, ağaya hediye verir. Mürit, mürşidine hediye verir. Köylü ve mürit, verir. Ağa ve mürşit, alır. Köylü, mürit, ağa, mürşit kavramları feodal toplumu anlatır.
Kapitalist toplumda, emek-sermaye bütünlüğü, serbest piyasayı oluşturur. Hem emek hem sermaye örgütlenir. Emek-sermaye, uzlaşarak üretimi ve paylaşımı gerçekleştirir. Üretim sonucu elde edilen artı değer paylaşılır. Köylünün, müridin yerini emekçi almıştır. Ağanın, mürşidin yerini sermaye sahibi almıştır. Feodal kuralların yerini kapitalist kurallar almıştır. Bu değişime göre düşünmek ve hareket etmek gerekir.
İnsan, kurallara göre iradesini kullanır. Kendisine, kurallara göre hesap verir. Kendisini kurallara göre denetler. Keyfilik, kuralsızlık, “iradeyi, hesap vermeyi, denetimi” kabul etmez.
Dünyayı değiştirmek, hayatı değiştirmek için insanın değişimi kabul etmesi gerekir. Tanrı, ölümsüzlüğün, sonsuzluğun simgesidir. Ruh, ölümsüzlüğün simgesidir. Bayrak, bağımsızlığın simgesidir. Luther, Tanrı iyidir, şeytan kötüdür, kuralını getirdi. İslam dinine göre iyilik ve kötülük Allah’tandır.
Demokrasi, laiklik, eşitlik, özgürlük kavramlarını iyi-kötü bağlamında değerlendirmek ve feodal toplum-kapitalist toplum bağlamında değerlendirmek gerekir. Feodal toplumda, demokrasi, laiklik, eşitlik, özgürlük bulunmaz. Kapitalist toplumda, bulunur. Kapitalist toplumda, demokrasi, laiklik, eşitlik, özgürlük iyidir.

Share
720 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

3+4 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • 10 Numara 5 yıldız yönetim!

    18 Eylül 2023 Yazarlar

         Babasının ani ve beklenmedik vefatı dolayısıyla, çok genç yaşta ticaretin göbeğinde kendisini bulan ve aldığı ticari terbiyeyle önce muhtarlığa 2 dönem soyunan ardından, Bursaspor yönetim kurulu üyeliğinde bulunan, hatta Bursaspor’a destek olabilmek adına bir tır bağışlayan, Bursaspor camiası içerisinde de ayrı bir yeri olan, MHP Kestel İlçe Başkanlığı yapan, ardından muhtarlık görevinden istifa ederek, siyasete MHP Kestel ve Büyükşehir Belediye meclis üyesi olarak devam eden, son yapılan yerel seçimlerde de, milletvek...
  • Sentez olmuş halkların vilayetidir Kerkük

    16 Eylül 2023 Yazarlar

         Sevgili okurlarım; Eğer çok boyutlu bir sorunla karşı karşıya iseniz o sorunu bütün boyutlarıyla ele alıp, kapsamlı bir çözüm bulmak zorundasınız. Eğer, çok boyutlu sorunun sadece bir parçasına odaklanarak bütününü çözmeye yeltenirseniz, kısır döngü içine düşersiniz, sorunu çözdüğünüzü zannederken kendinizde sorun olursunuz.      Bugün, yaşadığımız coğrafyada yaşayan toplumların maddi ve manevi sorunları iç içe geçmiştir, onun için bölge halklarının sorunları parça parça değil de, top yekün ele a...
  • CHP il kongresi

    15 Eylül 2023 Yazarlar

          Değerli Okuyucular,       Kadirşinas  Dostlar.       Kanaatimce bu hafta sonu, 17 Eylül 2023 Pazar günü, Atatürk kongre ve kültür merkezinde yapılacak olan CHP il kongresi Bursa’mız siyaseti ve hatta ilçemiz Kestel siyasetinin bence belirleyen bir aktivitesi olacaktır diye düşünüyorum. Kaybedilmiş Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin, demoralize olmuş millet ittifakının taraflarının yine yeniden ilimizde seçmelerin umutlarının yenilenmesi olacaktır.  &...
  • 101 YIL ÖNCE

    02 Eylül 2023 Yazarlar

         Evet… Tam 101 yıl önce Ordunun durumu iyi değil, askerin çoğunda ayakkabı yok yalın ayak, geceler soğuk, kaput, iç çamaşırı yok, yeterli suyu yok, süngüsü yok, süvarilerin kılıcı yok.      Köyde, kentte çocuklarını cepheye göndermiş anne, babaların unu, şekeri, Tuz’u, bezi yok, kaynamış mısırla, kavrulmuş buğdayla karınlarını doyurduğu günler, İstanbul’da bile açlıktan can vermiş bir sürü insan cesedi var çöplüklerde.      Birinci dünya savaşı galipleri Osmanlı’ya Sevr anla...