Ortalık fırıldak doluymuş!!!

Önümüzdeki 31 Mart seçimleri, yanılmıyorsam Kestel’in tarihinde hem bir ilk, hem de unutulmayacak cinsten olacak.

Siyasi fırıldakların bu kadar ortalıkta olduğunu hiç görmedik.

Çıkar ve menfaat uğruna ne tür ideolojilerinden vazgeçtiklerini gördük.

TÜGVA’ya gönül verdik diyenlerin, maksadının gönül işi olmadığını, Altı ok’a gönülden bağlıyız diyenlerin, arkasına bakmadan kaçıp gittiğini, sonradan geri dönenlerini gördük.

“Asrın lideri neredeyse, bizim yerimiz orasıdır” nutukları atanların, aday gösterilmeyince çıkarları için, içlerine dahi sindiremedikleri partilere koşar adım gittiklerini gördük.

Bu seçimde fırıldaklığın daniskasını gördük.

Meşhur “Fırıldak Kubi”yi aratmadılar..

Bu seçimde, liyakata önem verilmediğini adamcılığa önem verildiğini, falanca kişiyi alırsam dediğimden çıkmaz, diğerini alırsam istediğimi yaptırırım, zihniyetinin kirlenmiş siyasetin ön plana çıktığını gördük.

Şurada 15 gün kaldı seçimlere…

Seçim sonrası kimisi diyecek ki; “Keşke kalsaydım yerimde”

Ama, bilmeyecekler ki, çoktan Kestel’in siyasi çöplüğüne gitmiş olacaklar.

Bu dediklerim, elbette siyasetin fırıldaklarını bağlar.

Ben fırıldak değilim, diyenlerle zaten yazının alakası yok.

Bu kirlenmiş, siyasetin içerisinde temiz siyaset yapmaya çalışanlar yok mu?

Elbette var.

Ekonomik güçlükler nedeniyle, broşür bastıramayan, yeterince reklamını tanıtımını yapamayan, propagandasından geri kalanlarda var.

İsteseler bunlarda, bu kirli çarkın içerisinde yer alamazlar mıydı?

Elbette alırlardı.

Ama; temiz kalmayı, kire bulaşmamayı tercih ettiler.

Bu yazdıklarım tamamiyle sağ ve muhafazakar partileri bağlayan bir yazı değil elbette.

Cumhuriyet Halk Partisi de bunun içinden kendisine düşeni almalı.

“Kestel’i kucaklayacak meclisi, yapacak zamanımız yoktu” edebiyatına kimse inanmaz.

Meclis listesine bakıldığında, üzülerek söylüyorum ki;

100 yıllık bir partinin meclis üyesinin listesi bu şekilde olmamalıydı.

Sadece ama sadece kendini düşünenlerin oluşturduğu bir liste.

Belediye başkan adayı Akan Ayaz’ı en zor durumda bırakan durum.

Zaman zaman bu konuya cevap vermek istemediğini bile anlıyorum.

Akan Ayaz’a başarılar diliyorum.

Ama, meclisine maalesef bunu diyemiyorum.

Yerel seçimlerin en güzel tarafı, belediye başkan adayına ayrı, meclisine ayrı oy kullanmak.

Muhtarlıktaki gibi kullansaydık oyumuzu, yandıydı CHP.

O bakımdan ben buradan şunu net söylüyorum. Meclis üyeliği seçimlerinde oyum CHP’ye kesinlikle gitmeyecek, bu konuda daha onurlu bir mücadele veren, SOL Parti’den yana olacaktır.

Kestel’li seçmenlerin de kendilerine dayatılanı değil, gerçekten inanarak mücadeleye omuz koyan, değerlerini savunan, sağa sola sapmayanlardan yana oyunu kullanacaklarından şüphem yoktur.

En azından, oyunu kullandıktan sonra vicdan azabı çekmemeleri, Kestel’in kötü yönetimine destek vermemeleri için sandığa gittiklerinde 10 saniye düşünmeleri, kendilerini bu konuda daha da rahatlatacaktır.

Gazetemizin bir sonraki sayımız 29 Mart’ta çıkacak.

O sayıda da, 2 gün sonra seçimi kimin kazanacağını, tecrübelerimize göre erkenden yazacağım.

Şimdilik; Kalın sağlıcakla…