Son Dakika
Emperyalistler ve Siyonistler Ortadoğuyu, kendi menfaatlerine uygun dizayn etmek için bölgeye müdahalede bulundular. İlk saldırıyı, yurtseverlerin yönettiği Suriye Devletine yaptılar. Amaçları, Suriye’de başarılı olduktan sonra kendilerine engel olarak gördükleri Türkiye ve İran’ı ortadan kaldırmaktı. Eğer, Suriye’yi ele geçirebilselerdi Türkiye ve İran’a yapmak istedikleri saldırı da işleri kolaylaşacaktı. Ne var ki, durum istedikleri gibi olmadı. Vatansever Suriye halkı ülkesini ve devletini kahramanca savundu. İç ve dış koşullar aleyhine olmasına rağmen, olağanüstü bir direniş sergiledi. Saldırganlara karşı büyük bir zafer kazandı, kalleş saldırganlar amaçlarına bir türlü ulaşamadılar. Suriye halkının zaferini kutluyorum.
İlginç olan, bizim devletin almış olduğu pozisyondur. Suriye, var olma savaşı veriyordu, biz onları arkadan hançerledik. Yönetenler adeta devletimize harakiri yaptırıyorlardı. Allah’tan Suriye halkı savaşı kazandı, hem ülkesini kurtardı, hem de ileride bizim için oluşacak büyük tehlikeyi bertaraf etti. Bizi yönetenler iki paranodan dolayı Suriye politikasında gaflete düştüler.
Birincisi; Suriye devletinin laik olmasıdır.
İkincisi; Suriye devletinde Alevilerin yoğunlukta olmasıdır.
Zira, bu iki olguya alerjileri vardır. Onların zaaflarından dolayı boynumuz Suriye halkına karşı bükük kaldı ve ülkemiz büyük bir tehlikenin eşiğinden döndü.
Sayın bizi yönetenler; Türkiye benimde vatanımdır, Türkiye Cumhuriyeti devleti benimde devletimdir. Onun için benimde söz hakkım vardır. Eğer, müsadeniz olursa size bir çift sözüm vardır.
Zaaflarınızdan dolayı, ülkemle ve devletimle kumar oynama hakkınız yoktur. Devlet insanına yakışır biçimde yönetirseniz ne ala. Yönetemeyecekseniz görevi bırakın bir kenarda oturun. Türkiye’de o görevi layıkıyla yapacak, çok sayıda kadın ve erkek vardır. Ön yargılarını ve zaaflarını yenemeyen kişilerin, devlet yönetiminde olması 80 milyon insanımız, vatanımız ve devletimiz için büyük tehlike arz ediyor.
Emperyalistlerin ve Siyonistlerin her türlü tuzak ve entrikalarla, mayın tarlasına çevirdiği Ortadoğu bölgesinde yönetimde zafiyet göstermek intihar demektir. Bu işlerin şakası yoktur. Her olayı ve olguyu, soğuk kanlı bir şekilde ele almalı, iyice düşünüp taşınmalı, ince eleyip sık dokumalı, sağ duyulu akılcı adımlar atılmalı ve ona göre hamleler yapılmalıdır. Sağa sola efelenmemize hiç gerek yoktur. Kıbrıs barış harekatında yaptığımız gibi, yeri ve zamanı geldiğinde devlet ciddiyetiyle yapmamız gerekeni yapmalıyız. Hafif ve gayri ciddi davranışlar uyduruk devletlerin işidir. Türkiye Cumhuriyeti devleti, tarihten gelen köklü bir deneyime sahiptir. Bu olgudur onu büyük yapan, icraatları da büyüklüğüne yakışır biçimde olmalıdır. Ben aç kalmaya razıyı. Ülkeme sömürgeci, zalimlerin saldırmasına ve işgal etmesine asla razı değilim.
Çünkü, bağımsızlığı ve özgürlüğü olmayan millet köle millettir.
Bireysel olarak, para, pul, mal, mülk sahibi olmanın hiçbir önemi yoktur. Ne yazık ki, Türkiye’de maddiyat ve makam için bütün değerleri gözü kara bir şekilde peşkeş çekenler vardır. Söyleyeceğim bu kadar. Anladıysanız Allah’a şükürler olsun, anlamadıysanız Allah, 80 milyon insanımıza yardım etsin, bizi sizden kurtarsın.
Suriye olayı, bölgedeki bütün devlet ve ülke yöneticileri için ibretlik bir olaydır, kıssadan hisse.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
18 Eylül 2023 Yazarlar
16 Eylül 2023 Yazarlar
15 Eylül 2023 Yazarlar
02 Eylül 2023 Yazarlar